B1/B2 Ziyaretçi Vizesiyle Amerika’da Statü Değiştirme ve Okul Kaydı: Bilmeniz Gerekenler
Amerika’da bir dil okuluna gitme, üniversite eğitimi alma ya da kariyerinizi bir üst seviyeye taşıma hayaliniz mi var? Belki de bu hayali gerçekleştirmek için ilk adım olarak B1/B2 turist vizesiyle ABD’ye giriş yaptınız. Ancak, bu süreçte aklınızda “Ziyaretçi vizesiyle Amerika’dayken F-1 öğrenci vizesine geçebilir miyim?” veya “Amerika’ya turistik amaçla gelip burada okula kaydolmak yasal mı?” gibi sorular canlanmış olabilir.
Bu makale, tam da bu karmaşık süreci netleştirmek ve doğru adımları atmanız için bir yol haritası sunmak amacıyla hazırlandı. Amerika’daki vize ve göçmenlik kanunları, özellikle statü değişikliği (Change of Status) konularında oldukça hassas ve detaylı kurallar içerir. Yanlış bir adım, sadece mevcut statünüzü riske atmakla kalmaz, gelecekteki vize başvurularınızı da olumsuz etkileyebilir. Bu rehberimizde, B1/B2 vizesiyle statü değişikliğinin hangi durumlarda mümkün olduğunu, hangi riskleri taşıdığını ve bu süreci nasıl başarıyla yöneteceğinizi detaylı bir şekilde ele alacağız. Amacımız, bilinçli kararlar vermenizi sağlamak ve Amerikan rüyanıza giden yolda karşılaşabileceğiniz potansiyel tuzakları önceden fark etmenize yardımcı olmaktır.
B1/B2 Vizesi ile Statü Değiştirme Mümkün mü? Hukuki Çerçeve ve Ana Kurallar
Evet, teorik olarak B1/B2 ziyaretçi vizesiyle Amerika’dayken başka bir göçmen olmayan vize türüne (örneğin F-1 öğrenci vizesi) statü değişikliği yapmak mümkündür. Bu süreç, ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Hizmetleri (USCIS) tarafından “Change of Status” olarak adlandırılır. Ancak, bu işlem, basit bir başvuru formundan çok daha fazlasını gerektirir ve belirli yasal kurallara sıkı sıkıya bağlı kalmayı zorunlu kılar.
En önemli kural, başvuru sahibinin ilk başta Amerika’ya giriş niyetinin ne olduğudur. ABD göçmenlik hukuku, bir kişinin B1/B2 vizesiyle ülkeye girmesi ve hemen ardından statü değişikliği başvurusu yapmasını, “önceden tasarlanmış niyet” (preconceived intent) olarak yorumlayabilir. Bu, kişinin başından beri turistik veya ticari amaçla değil, aslında eğitim veya başka bir amaçla ülkeye girmeyi planladığı anlamına gelir. Bu durumun kanıtlanması, başvurunun doğrudan reddedilmesine ve gelecekteki vize başvurularının ciddi şekilde incelenmesine yol açabilir.
Bu nedenle, statü değişikliği başvurusu yapmadan önce, ülkeye giriş amacınızın gerçekten turistik veya ticari olduğunu ve planlarınızın Amerika’da bulunduğunuz süreçte değiştiğini makul bir şekilde gösterebilmeniz kritik önem taşır. Örnek olarak, bir kongreye katılmak için geldiniz ve orada tanıştığınız kişilerle yaptığınız sohbetler sizi bir programa kaydolmaya teşvik etti. Bu, “önceden tasarlanmış niyet” iddiasına karşı güçlü bir savunma olabilir.
Peki, USCIS bu niyeti nasıl değerlendiriyor? Genellikle, ülkeye giriş yaptıktan hemen sonra, özellikle ilk 90 gün içinde yapılan statü değişikliği başvuruları daha şüpheli kabul edilir. Bu durum, “90-Day Rule” olarak bilinen gayri resmi bir kurala dayanır. Eğer B1/B2 vizesiyle giriş yaptıktan sonra ilk 90 gün içinde statü değişikliği başvurusunda bulunursanız, bu, baştan beri farklı bir niyetinizin olduğuna dair bir varsayım oluşturabilir. Bu varsayımı çürütmek için başvurunuzu destekleyecek güçlü kanıtlara ihtiyacınız olacaktır. Bu nedenle, uzmanlar genellikle statü değişikliği başvurusu için ülkeye girişten sonra en az 90 gün beklemeyi tavsiye eder.
B1/B2’den F-1’e Statü Değişikliği: Adım Adım Rehber
B1/B2 vizenizle Amerika’dayken bir okula kaydolmak ve F-1 öğrenci vizesine geçiş yapmak istiyorsanız, izlemeniz gereken resmi bir süreç vardır. Bu süreç, aşağıda belirtilen temel adımlardan oluşur:
- Uygun Bir Okul ve Program Bulun: Öncelikle, göçmen olmayan öğrencileri kabul etme yetkisi olan (SEVP onaylı) bir okul ve program bulmanız gerekir. Okulun, F-1 öğrenci statüsü için gerekli olan I-20 formunu düzenleyebilmesi kritik öneme sahiptir.
- Okul Kaydını Tamamlayın ve I-20 Formunuzu Alın: Okulun başvuru süreçlerini tamamlayın ve kabulünüzü alın. Kabul edildikten sonra okul, size I-20 formunu gönderecektir. Bu form, eğitim programınızın detaylarını, süresini ve tahmini maliyetini içerir.
- SEVIS Ücretini Ödeyin: SEVP onaylı okula kaydolduktan sonra, I-901 SEVIS (Student and Exchange Visitor Information System) ücretini ödemeniz gerekir.
- Form I-539 ile Statü Değişikliği Başvurusu Yapın: Bu, sürecin en önemli adımıdır. USCIS’e Form I-539, Göçmen Olmayan Statüyü Uzatma veya Değiştirme Başvurusu formunu doldurarak başvurunuzu yaparsınız. Bu formun yanı sıra, pasaportunuzun, vizenizin, I-94 giriş/çıkış kaydınızın kopyalarını ve I-20 formunuzu da eklemeniz gerekir.
- Finansal Durumunuzu Gösterin: USCIS, başvurunuzu değerlendirirken eğitim ve yaşam masraflarınızı karşılayacak yeterli finansal kaynağa sahip olduğunuzu görmek ister. Bu, banka hesap özetleri veya sponsorluk mektupları gibi belgelerle kanıtlanmalıdır.
- Bağlılık Niyetinizi Kanıtlayın: Statü değişikliği başvurusunda da, B1/B2 vizesinde olduğu gibi, eğitiminizi tamamladıktan sonra ülkenize geri döneceğinize dair bağlayıcı kanıtlar sunmanız beklenir. Bu kanıtlar, ailenizin, mülklerinizin veya işinizin ülkenizde olduğunu gösteren belgeler olabilir.
Unutulmamalıdır ki, statü değişikliği başvurusu onaylanana kadar, B1/B2 statünüz ve dolayısıyla Amerika’da kalış süreniz geçerliliğini korur. Statünüz onaylandıktan sonra F-1 statüsüyle eğitim programınıza başlayabilirsiniz. Ancak, başvuru beklemedeyken eğitim görmeye başlamak riskli olabilir ve bazı durumlarda yasa dışı kabul edilebilir.
Vaka Analizi: Hangi Durumlarda Statü Değişikliği Başarılı Olur, Hangilerinde Reddedilir?
Statü değişikliği başvurularının başarılı olup olmayacağı, başvuruyu yapan kişinin özel durumuna ve sunduğu kanıtlara bağlıdır. Aşağıda, iki farklı senaryo üzerinden bu süreci daha iyi anlamanızı sağlayacak bir karşılaştırma yapalım:
Senaryo 1: Başarılı Bir Statü Değişikliği Örneği
Ahmet Bey’in Hikayesi
Ahmet Bey, B1 vizesiyle 6 aylık bir süre için Amerika’ya geldi. Amacı, bir teknoloji konferansına katılmak ve sektördeki son gelişmeleri takip etmekti. Konferanstan sonra, birkaç hafta daha kalmaya karar verdi ve ülkeyi gezdi. Bu süreçte, katıldığı konferansın bir yan etkinliğinde, alanında uzmanlaşmış bir profesyonel eğitim programı hakkında bilgi aldı. Programın kariyer hedeflerine ne kadar uygun olduğunu fark etti ve bu eğitimin Türkiye’deki iş hayatına büyük katkı sağlayacağına inandı. Amerika’ya gelişinden 4 ay sonra, ilgili programa kaydoldu ve bir avukatla birlikte F-1 statü değişikliği başvurusunu hazırladı. Başvurusunda, konferans katılım belgelerini, gezi planlarını ve programın kariyerine nasıl entegre olacağını açıklayan detaylı bir niyet mektubunu sundu. Sonuç: USCIS, Ahmet Bey’in Amerika’ya turistik amaçla girdiğine ve planlarının sonradan değiştiğine ikna oldu. Başvurusu onaylandı.
Senaryo 2: Reddedilen Bir Statü Değişikliği Örneği
Cem Bey’in Hikayesi
Cem Bey, B2 vizesiyle Amerika’ya giriş yaptı. Ülkeye adım attıktan sadece 15 gün sonra, internet üzerinden bulduğu bir dil okuluna kayıt oldu ve hemen F-1 statü değişikliği başvurusunda bulundu. Başvuru formunda, Amerika’ya geliş amacını “eğitim almak” olarak belirtti. Ek olarak, finansal durumunu destekleyen belgeler sunmakta zorlandı. Sonuç: USCIS, Cem Bey’in ülkeye girerken aslında eğitim alma niyetiyle geldiğine hükmetti. Bu, “önceden tasarlanmış niyet” olarak değerlendirildi. Başvurusu reddedildi ve Cem Bey’e ülkeyi derhal terk etmesi gerektiği bildirildi. Bu durum, gelecekteki vize başvurularını da olumsuz etkiledi.
Statü Değişikliği vs. Ülkesine Dönerek Vize Başvurusu
B1/B2 vizesiyle statü değişikliği başvurusu yapmak cazip görünse de, bazı durumlarda en doğru strateji ülkenize geri dönerek vize başvurusu yapmaktır. Bu iki yolu karşılaştıran bir tablo, hangi seçeneğin sizin için daha uygun olabileceğini anlamanıza yardımcı olabilir.
| Özellik | Amerika İçinden Statü Değişikliği (Change of Status) | Ülkenize Dönerek Vize Başvurusu (Consular Processing) |
|---|---|---|
| Yerleşim | Amerika’dayken başvuru yapılır. | Türkiye’deki ABD Konsolosluğu’na başvuru yapılır. |
| Gerekli Form | Form I-539 (USCIS’e gönderilir). | DS-160 Formu (Online doldurulur). |
| Avantajları |
|
|
| Dezavantajları |
|
|
| Kimler İçin Uygun? | Planları değişen, Amerika’da kalış süresi uzun olan ve bekleme süresini göze alabilecek kişiler. | Hızlı sonuç almak isteyen, “önceden tasarlanmış niyet” riskinden kaçınmak isteyen ve ülkesinde güçlü bağları olan kişiler. |
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Bu süreçle ilgili aklınıza takılabilecek diğer soruları yanıtladık. Eğer daha fazla bilgiye ihtiyacınız varsa, uzman bir danışmanla görüşmek her zaman en doğru adımdır.
B1/B2 vizesi ile okula kayıt yaptırmak için ne kadar beklemeliyim?
Yasal olarak bir bekleme süresi olmamasına rağmen, uzmanlar genellikle “90-Day Rule” adı verilen gayri resmi kurala uyulmasını tavsiye eder. Amerika’ya giriş yaptıktan sonra ilk 90 gün içinde yapılan statü değişikliği başvuruları, “önceden tasarlanmış niyet” şüphesi yaratabilir ve bu nedenle reddedilme olasılığı daha yüksektir. En güvenli yol, 90 gün sonra başvuru yapmaktır.
Statü değişikliği başvurum beklemedeyken ne yapmalıyım?
Statü değişikliği başvurunuz USCIS tarafından incelenirken, B1/B2 vizenizle ülkeye giriş yaptığınız andaki yasal kalış süreniz geçerliliğini korur. Başvurunuzun onaylanmasıyla birlikte yeni statünüz başlar. Başvurunuz sonuçlanana kadar eğitim veya diğer faaliyetlere başlamanız, yasal olarak sorun teşkil edebilir. Bu süreçte uzman bir Amerika vizesi danışmanı ile çalışmak, süreci doğru yönetmenizi sağlayacaktır.
Statü değişikliği başvurusunda finansal durumumu nasıl kanıtlamalıyım?
USCIS, eğitim ve yaşam masraflarınızı karşılayacak kadar finansal kaynağınızın olduğunu görmek ister. Bu genellikle banka hesap özetleri, burs belgeleri veya sponsorunuzun mali durumunu gösteren evraklarla kanıtlanır. Sponsorunuz varsa, yasal olarak kabul görmüş bir sponsorluk beyannamesi (Form I-134 gibi) sunmanız da gerekebilir.
Sonuç
B1/B2 ziyaretçi vizesiyle Amerika’da statü değiştirmek, doğru adımlar atıldığında mümkün olan bir yoldur. Ancak bu süreç, her adımı dikkatle planlanması gereken karmaşık bir hukuki süreçtir. “Önceden tasarlanmış niyet” gibi kavramlar, başvurunuzun kaderini belirleyebilir. Bu nedenle, vize ve göçmenlik hukuku alanında uzman bir ekiple çalışmak, hem sürecin risklerini minimuma indirmek hem de hedeflerinize güvenle ulaşmak için en akıllıca yaklaşımdır. Unutmayın, doğru bilgi ve profesyonel destek, Amerika’daki hayallerinize giden en güvenli yoldur.